Sağlıklı Bir Toplumsal Ve Kentsel Yaşam Biçimi Mümkün
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Nezire Özgece, 8 Kasım Dünya Şehircilik Günü’nü kutlarken, bu günün şehircilik disiplininin küresel ve yerel ölçekte karşı karşıya kaldığı sorunları, yeni yönelimleri ve geleceğe dair olasılıkları tartışma olanağı sunan önemli bir platform olduğunu ifade etti. Özgece, “Bu yılın teması “Planlama ile Yapabiliriz! (With Planning We Can!)”, planlamanın toplulukları nasıl güçlendirdiğini ve sürdürülebilir, eşitlikçi, dayanıklı topluluklar inşa etmedeki hayati rolünü hatırlatıyor” şeklinde konuştu. “Bu tema aynı zamanda, birlikte planlamanın küresel sosyal, ekonomik ve çevresel zorlukların üstesinden gelmede; herkes için konut, altyapı, iklim çözümleri ve daha sağlıklı yaşam koşulları üretmede ne kadar belirleyici olduğunu vurguluyor” dedi.
Özgece, “Bu yıl TMMOB Şehir Plancıları Odası’nın 49. Kolokyumu ise, “Değişimin Eşiğinde” temasıyla; planlama aktörlerinde değişim, planlama pratiği ve kapsamındaki dönüşüm ile planlama yöntem ve araçlarındaki yenilikleri odağına almaktadır” ifadelerini kullandı. Temanın, kentlerdeki değişimin yalnızca mekânsal ölçekte değil, aynı zamanda toplumsal bir boyut taşıdığını da hatırlatmakta olduğunun altını çizdi.
Değişim, her alanda olduğu gibi şehircilikte de kaçınılmazdır” diyen Özgece, “Önemli olan, bu değişimin gerekliliklerini doğru okuyabilmek ve yönünü toplumsal yarar doğrultusunda belirleyebilmektir” şeklinde konuştu. Şehircilik pratiklerinin, toplumsal, çevresel ve kültürel dönüşüm süreçlerinin bir yansıması olarak mekânsal ölçekte eşitsizlikleri görünür kılabileceğini ifade eden Özgece, “Bu noktada, şehirciliğin en temel ilkesi olan kamusal yarar, değişimi yönetmede birincil rehber olmalıdır” dedi. Günümüzde yalnızca kentleşme dinamiklerinin değil, hızla gelişen dijital teknolojilerin de şehircilik pratiğini köklü biçimde dönüştürmekte olduğunu dile getirdi.
Değişimin eşiğinde temasının, kentlerin çok katmanlı dönüşüm süreçlerini anlamak, yönlendirmek ve dönüştürmek açısından Kıbrıs için de kritik bir hatırlatma olduğunun altını çizen Özgece, “Bugün, Kıbrıs kentlerinde kontrolsüz yapılaşma, kamusal alan kaybı, ekolojik ve kültürel duyarsızlık gibi sorunlar, değişimin yanlış yönlendirildiği durumları somut biçimde göstermektedir” dedi. “Oysa değişim, doğru yönlendirildiğinde; daha adil, yaşanabilir ve sürdürülebilir bir kentsel gelecek inşa etme potansiyelini taşımaktadır” ifadelerini kullandı. “Bu süreçte şehircilik disiplini, kamusal yararı önceleyen, bilimsel temelli ve katılımcı bir planlama anlayışıyla değişimi toplumsal eşitlik, çevresel duyarlılık ve mekânsal adalet temelinde şekillendiren bir yol gösterici olmalıdır. Sağlıklı bir toplumsal ve kentsel yaşam biçimini, planlama ile yapabiliriz!” şeklinde konuştu.