Dünyada içilebilir ve kullanılabilir su kaynakları kısıtl
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Mühendislik Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Şifa Doğan Dünyanın büyük bir kısmının su ile kaplı olduğunu ancak içilebilir ve kullanılabilir su miktarının, su kaynakların yaklaşık % 5’ini oluşturduğunu anımsattı.
Dünya Su Günü kapsamında konuşan Doğan, küresel ölçekte bakıldığı zaman tatlı su kaynaklarının dünyada eşit olarak dağılım göstermediğini işaret ederek, bunun gerekçesinin de iklim koşulları, yüzey ve yeraltı formasyonlarının özellikleri gibi farklı nedenler olduğunu belirtti.
Doğan, dünyada her bireyin temiz suya yeterli miktarda erişiminin olmadığının da altını çizerek, bu nedenle tüketilen ve atık olarak tanımlanan suyun tekrar kullanıma uygun hale getirilmesi amacıyla su arıtım yöntemlerinin ve su temini projelerinin yaşamsal önemi olduğunu kaydetti.
Su kaynakları açısından zengin olan ülkelerin de bu kaynakları korumak ve sürdürülebilir olmalarını sağlamak yönünde sorumlulukları bulunduğunu söyleyen Doğan, “Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Su Kalkınma Raporuna göre (WWDR, 2019) 2030 yılı itibari ile dünya nüfusunun yarısı ciddi su sıkıntısı tehditti altında olacak” dedi.
Doğan, UNESCO Hükümetler arası Hidroloji VIII. ve IX. Programlarının su döngüsünde yaşanan değişimleri, aşırı yağışlar ve su taşkınlarını; yeraltı suyunun değişen çevredeki yeri yani nüfus artışı ile birlikte aşırı kullanımın beraberinde getirdiği su kıtlığı ve su kalitesindeki değişimleri ortaya koyduğunu belirterek, bu yöndeki çalışmaların nüfus ve altyapı planlamalarının ne derece önemli olduğunun bir göstergesi olduğunu kaydetti.
Kıbrıs bağlamında da bilgi veren Doğan, “Ülkemiz ölçeğinde bakacak olursak, kısıtlı olan yeraltı su kaynakları içme ve kullanma suyu olarak kullanılmaktadır. Türkiye’den Su Temin Projesi çerçevesinde temin edilen su ile birlikte, 2050 yılında gerçekleşmesi öngörülen 38 milyon metreküp içme ve kullanma suyu ihtiyacının şimdiden karşılandığı bilgisi mevcuttur. Ancak bu öngörüde dikkate alınana nüfus ve diğer değişkenler bilinmediğinden sürecin sürekli değerlendirilmesi faydalı olacaktır” bilgisini paylaştı.
Doğan, bu şartlar altında atık suların alternatif su kaynağı olarak ülke açısından önemli olduğunu belirterek, her bir bireyin veya endüstriyel faaliyetin su tüketimi konusundaki sorumluluğunu yerine getirmesinin önemli olduğunu dile getirdi.